13 Ocak 2020 Pazartesi

ÇOCUKLUK ANILARIM

        
Selam arkadaşlar. ben usengecbiprofil bloğundan x. Gerçekten ilginç bir çocukluk geçirdim. Zaten herkes değişik bir tip olduğumu söylüyor. O zaman böyle değişik bir tipin de normal bir çocukluk dönemi geçirmesi şaşırtıcı olurdu dimi. şöyle ki insanlar oyuncaklarıyla oynardı, arkadaşlarıyla oynardı, saklambaç oynardı, top oynardı vs. Ben napardım peki? Oyuncak bebek arabam olmadığı için oturup ağlamak ve aldırmaya çalışmak yerine evdeki en küçük sandalyemi oyuncak bebek arabasına dönüştürürdüm ve sokağa çıkartıp onu sürükleyerek sürmeye çalışırdım. Bütün sokak o sandalyenin yolla sürtünmesinden çıkan sesle yankılanırdı. Hiç utanmazdım sokağın ortasında sandalyeyi sürüklemekten. Bez bebeğim yoksa kumaştan ve pamuktan kendime bez bebek yapardım. Ona göz ve dudak işlerdim iplikle. Yemek yiyip tuvaletini yapan et bebekler meşhurdu. Gidip et bebeğimin ağzına bir delik açmıştım. Su içiriyordum ona. Sonra o suyun çıkması gerektiğini hatırlayınca bi delik de bacaklarının arasından açtım. Sonra tabi pişman oldum altını bezle kapatmam gerekmişti çünkü. Ben bir şeyleri satın almadan önce kendi imkanlarımla elde etmeye çalışırdım o zamanlar. Sonra tabi bizimkiler en sonunda alırlardı onları bana. Ama o alınanların hiçbir kıymeti yoktu gözümde. Çünkü benim emeğim yoktu onların üzerinde. Mahallede gezi düzenlerdim herkese çantalarınızı hazırlayın yarın geziye çıkıcaz derdim. Zaten hepsi benden küçüktü. Hepsinin annesinden izin alırdım. Ertesi gün sırayla birbirimize tutunarak gezerdik sokak sokak. En fazla üç sokak öteye giderdik ama o bile bizim için çok değerliydi. Ben sokağa aşık büyüdüm. Ama öyle böyle değil. Baya aşıktım. Uyanır uyanmaz kahvaltı yapar sonra güneşin sokağı terk etmesini beklerdim balkonda. Çünkü annem öğlen güneşinde sokağa çıkmamıza izin vermezdi. Bir çizgi belirlemişti. Gölge o çizgiye ulaşınca daha ayakkabılarımı giymeden sokağa atardım kendimi. Aşağı inince bağlardım bağcıklarımı. Kimse çıkmazsa da tek başıma otururdum kaldırımda. Çünkü evde oturmaktansa dışarda oturmayı tercih ederdim. Haftasonları babam evde olduğu için çıkamazdım dışarı. Balkondan dışarıda oynayan insanları izlerdim. O iki gün bana eziyet gibi gelirdi. Pazartesiyi iple çekerdim. Bir de deli gibi bisiklet sürerdim. Babam kız olduğum için bana bisiklet almıyordu. Erkek kardeşime almıştı hem de o çok istememesine rağmen. Nasıl gözlerim dolmuştu nasıl üzülmüştüm o zamanlar. O hiç sürmezdi, ben sürerdim babamdan gizli. En sonunda kardeşime parasını verip ondan satın almıştım bisikleti. Hala durur o bisiklet. O benim ilk bisikletimdi ömrümün sonuna kadar saklayacağım. Çünkü ben elimdekilerin, zorlukla elde ettiklerimin, hayatımın içinde olan her şeyin kıymetini bilirim.
Yazan: usengecbiprofil.blogspot.com